Teknik Raporlar
AVRUPA BİRLİĞİ VE ÜYE ÜLKELERDE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM
İklim değişikliğiyle mücadelede uyum eylemleri son on yılda ivme kazanan bir konu haline geldi. Artık uyum konusundaki hedefler uluslararası protokol ve anlaşmalarda daha fazla yer alıyor. Ülkeler iklim değişikliğiyle mücadelede ulusal uyum strateji ve eylem planları hazırlıyor. 27 AB üye ülkesi ile Birleşik Krallık, İsviçre ve Norveç’ten oluşan 30 Avrupa ülkesinin uyum stratejisi ve eylem planı belgelerini bir araya getiren rapor, ülkelerin mevcut iklim değişikliği uyum çalışmalarını içeriyor. AB uyum politikaları için stratejik çerçeve, koordinasyon yapıları ve paydaş katılımı hakkında bilgi veren bu rapor, aynı zamanda iklim dirençli sürdürülebilir kalkınma için daha iyi karar verme araçlarının geliştirilmesine yardımcı oluyor.
AVRUPA BİRLİĞİ VE ÜYE ÜLKELERDE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM PLATFORMLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNERİLER
İklim değişikliğine uyum sürecinde iklim değişikliği ile ilgili doğru bilgi ve verilere ulaşmak önemli bir adımdır. Web tabanlı platformlar, tüm paydaşların veri ve bilgiye erişimini sağlayarak uyum eylemlerinin yaygınlaşmasına aracılık ediyor. Bu rapor, AB üye ülkelerinin ulusal uyum platformlarının amaçlarını ve işlevlerine dair incelemeleri bir araya getiriyor. Karşılaştırmalı bir analiz sunarak, Türkiye’nin ilk Ulusal Uyum Platformunun içerik ve yapısına yönelik önerilerde bulunuyor.
YEREL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM REHBERİ
İklim değişikliğine uyum eylemleri tek seferlik bir çaba değil, devam eden bir hazırlık ve eylem döngüsüdür. En güçlü uyum süreçlerinin temelinde, liderlik, vizyon belirleme, seçeneklendirme, önceliklendirme, uygulama, etkinliği ve ilerlemeyi ölçme ve değerlendirme bulunuyor. Kentsel alanlarda uyum ve dayanıklılık planlaması çalışmaları kapsamında hazırlanan bu kılavuz yerel uyum eylemleri için planlama, uygulama ve izleme çerçevesi sunuyor.
TÜRKİYE’DE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM ÇALIŞMALARI
Türkiye, iklim değişikliğinin sıklaşan ve şiddetlenen etkilerini her geçen gün daha fazla hissediyor. İklim değişikliğine uyum, mevcut veya beklenen iklime ve etkilerine uyum sürecini ifade ederken, aynı zamanda olumsuz etkileri hafifletmeyi veya önlemeyi olduğu kadar faydalı fırsatlardan yararlanmayı da amaçlıyor. Uyum eylemi, ekonomik, ekolojik ve sosyal yönler de dahil olmak üzere ülkelerin kalkınma modellerinden doğrudan etkilenen tüm paydaşlar arasında iş birliği ve koordinasyonu gerektiriyor. Bu rapor, Türkiye’nin iklim değişikliğine uyum konusundaki çabalarını ve çalışmalarını temel alıyor. Türkiye’nin iklime duyarlı ekonomilere sahip sektörlerini de kapsayan ve uluslararası yükümlülükler dahil olmak üzere ulusal temel politikalarını ve iklim değişikliğine uyum çabalarını analiz eder.
YEREL ÖLÇEKTE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM
İklim değişikliği küresel bir olgu olsa da etkileri en yoğun olarak yerel düzeyde yaşanıyor. Özellikle, iklim değişikliği tehlikelerinin artan sıklığı ve şiddeti, yerelde altyapıların ve hizmetlerin etkilenebilirliğini de arttırıyor. Bu durum da uyum planlaması için harekete geçmekten sorumlu yerel yönetimlerde kaynak ve kapasite yönetiminde darboğazlara yol açıyor. Yerel yönetimlerin küresel gündemin farklı alanlarında daha fazla öne çıkan rolünden yola çıkan rapor, dünya genelinde ve özellikle Avrupa’da iklim değişikliğine uyum konusunda harekete geçen yerel yönetimlerin deneyimlerini inceliyor. Bu rapor, Türkiye’deki yerel yönetimlerin iklim değişikliğine uyum stratejileri ve eylem planları hazırlaması için bir çerçeve sunuyor.
AVRUPA BİRLİĞİ, TÜRKİYE VE BENZER SOSYO-EKONOMİK YAPIYA SAHİP ÜLKELERDEKI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ HİBE PROGRAMLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ
Bu rapor, İklim Değişikliğine Uyum Hibe Programı gibi benzer kitleleri hedefleyen devam eden uluslararası, ulusal ve yerel hibe programları ve mekanizmalarının değerlendirmesini içermektedir. Benzer sosyo-ekonomik profillere sahip ülkeler ile Avrupa Birliği (AB) Üye Devletlerinde yürütülen uyum hibe programları değerlendirilerek elde edilen bilgiler, faaliyet kapsamının ve başvurulara uygunluk kriterlerinin belirlenmesinde yol gösterici olacak şekilde hazırlanmıştır.
İKLİM PROJEKSİYONLARININ ANALİZLERİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ
Küresel İklim Modelleri (GCM), mevcut ve gelecekteki iklim değişkenliğini incelemek için geliştirilmeye devam etmekte olup, uluslararası iş birliklerine ve daha sağlıklı karşılaştırmalara olanak sağlamak amacıyla IPCC tarafından belirlenen iklim senaryoları temel alınarak çalışılmaktadır. Bu raporda, Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanlığı, Meteoroloji Genel Müdürlüğü ve Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından üretilen bölgesel iklim projeksiyonları analiz edilmiştir. Raporda, 1971-2000 referans dönemi için 10 km ve 20 km çözünürlükte üretilen sıcaklık ve yağış parametreleri gözlem verileri ile karşılaştırılarak, bölgesel modellerin Türkiye’nin iklimini benzeştirme yetenekleri değerlendirilmiştir. Daha sonra, RCP4.5 ve RCP8.5 emisyon senaryoları için çalışılan 2021-2100 projeksiyon döneminin referans dönemine göre öngörülen değişimleri yıllık olarak analiz edilmiştir.
ULUSAL ÖLÇEKTE ÇOKLU TEHLİKE DEĞERLENDİRMESİ VE EKSTREM İKLİM İNDİSLERİ
İklim değişikliği, şiddetli yağışlar ve sel, kuraklık, sıcak hava dalgası, orman yangınları ve şiddetli rüzgarlar gibi aşırı hava ve iklim olaylarının sıklığı ve şiddetini artırarak insan yaşamını ve ekosistemleri olumsuz yönde etkilemektedir. Son 20 yılda, meteorolojik, hidrolojik ve iklimle ilgili doğal afetlerin sayısı dünya genelinde önemli bir artış göstermekte ve hatta birden fazla aşırı iklim olayının birlikte veya ard arda meydana gelme riskini de artırmaktadır. Bu risklere uyum sağlamak ve etkilerini azaltmak için aşırı hava ve iklim olaylarının gelecek dönemler için mekânsal ve zamansal ölçekteki potansiyel değişimlerinin öngörülmesi oldukça önemlidir. Bu raporda, Türkiye genelinde yapılan iklim değişikliğine bağlı ilk ve kapsamlı çoklu tehlike risk değerlendirmesi ile ülke genelinde 21. yüzyıl boyunca en çok etkilenecek bölgeler tanımlanmıştır. Raporda, 10 km çözünürlüklü MPI-ESM-MR modeli kullanılarak 1971-2000 referans dönemi ve 2021-2100 gelecek dönemi için ekstrem iklim indisleri hesaplanmış ve çoklu tehlike analizi yapılmış olup, iklim tehlikelerinin gelecek dönemdeki değişimleri ve dağılımları değerlendirilmiştir.
ETKİLENEBİLİRLİK VE RİSK ANALİZİ METODOLOJİSİ VE ÖNCELİKLİ SEKTÖRLERİN ANALİZ KAPSAMININ BELİRLENMESİ
İklim değişikliğinin etkileri bölgeden bölgeye, sektörden sektöre ve hatta sektörler içerisinde bile değişiklik gösterebilmektedir. Bir bölgenin iklim değişikliğine olan etkilenebilirliğini ve risk düzeyini doğru bir şekilde anlamak, uyum eylemlerinin bölgesel düzeyde etkili bir şekilde planlanması ve uygulanması açısından çok önemlidir. İklim değişikliğinin bölgesel etkileri, sadece iklim koşulları tarafından değil, aynı zamanda bölgesel düzeydeki çevresel, politik, teknolojik ve sosyo-ekonomik koşulların da rol oynaması ile şekillenmektedir. Dolayısıyla, etkilenebilirlik ve risk değerlendirmesi, kaynakların doğru bir şekilde önceliklendirilmesi ve belirlenen uyum stratejilerinin uygulanması açısından gereklidir. Bu raporda, etkilenebilirlik ve risk analizleri için çalışma metodolojisi belirlenmiştir. Ayrıca, sektör uzmanları ve paydaş katılımıyla yapılan istişare toplantılarında, iklim değişikliğinin sektörel ve sektörler arası etkilerinin değerlendirmeleri yer almaktadır.
YEREL YÖNETİMLERDE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM EYLEMLERİNİN KAYNAK İHTİYAÇLARININ KARŞILANMASINDA KULLANILABİLECEK ALTERNATİF FİNANSMAN ARAÇLARININ VE MEKANİZMALARININ KARŞILAŞTIRILMALI DEĞERLENDİRİLMESİ
TÜRKİYE VE BAZI AVRUPA BİRLİĞİ ÜLKELERİNDE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM STRATEJİSİ VE EYLEM PLANLARI
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM STRATEJİSİ VE EYLEM PLANLARINA YÖNELİK UYGULAMA PLANLARININ KAPSAMI
“Bu web sitesi Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin finansal desteği ile hazırlanmıştır.
İçeriği UNDP’nin sorumluluğundadır. Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin görüşlerini yansıtmayabilir.”